Nedendir bilinmez ama güzel Türkiyemiz'de en sevilen spor futboldur. Hâtta o kadar "aşırı" sevilir ki artık sporluktan çıkmış terör hâline gelmiştir. Neredeyse tüm Türk erkekleri hâtta Türk kadınları bir takım tutarlar ve bu takıma sadece futbol gözüyle bakarlar. Halbuki o klüp sadece bir futbol klübü değildir; voleybolu, basketbolu, tenisi, osu ve busuyla bir "spor klübü"dür. Bakın buradan nereye bağlayacağım; ben de bir Fenerbahçeli olarak "Sporun her dalında bizim şanımız." diyorum ve spora sadece futbol gözüyle bakanları kınıyorum. Tabii her ne kadar kınasak da diğer dallarda milli takımlarımız ülkemize büyük başarılar kazandırmadığı sürece en sevilen spor dalı yine futbol olacaktır. Sorarım size 2002 yılında 12 Dev Adam ve Süreyya Ayhan sayesinde biraz olsun diğer sporlara yönelmedik mi?

Eee futbolun bu kadar çok sevildiği bir ülkede tabii ki en sevilen oyun türlerinden biri de futbol oyunları olacaktır. Futbol oyunu deyince benim aklıma gelen oyun ise, FIFA serisidir. Yok "Fifa ölüyor!" yok "PES varken FIFA gitsin çöp toplasın!" gibi söylemlere hiç aldırış etmeden bunu söyledim, tabii ki herkesin fikirlerine saygımız var ama bana kalırsa hâlâ FIFA en iyi futbol oyunudur. Nedenine gelirsek "oyun ruhu" derim herhalde. Ya alışkanlık meselesidir ya da gericilik silsilesidir ama yine de hiç kimse beni Fifa serisinin efsanevi yorumcusu John'u unutturamaz...

Durum öyle olunca ben de dayanamadım ve serinin son halkası "FIFA 2006" hakkında bir ön inceleme yazısı hazırlayayım dedim. Aslında EA Sports, PES serisinin Fifa serisinden daha üstün olduğunu iddia edenlere pek kulak asmıyor ve yeni Fifa'lar üzerinde kaba bir taraflarını yırtmıyor. Neden yırtsınlar ki!!! Adamlar para havuzunda yüzüyorlar ve zaten kendileri için önemli olan Amerikan Futbolu oyunlarını kusursuz denebilecek kadar iyi yapıyorlar! Biz burada kendi çapımızda takılıyoruz işte yok Fifa PES'i dağıtır bilmem ne... (Dedem: "Herkes istediğini oynasın lan hayret bir şey...")

Arkadaşlar bilmiyorum farkında mısınız ama EA Sports'un Fifa üzerine yansıttığı acayip bir huyu var: Yok etme huyu! Adamlar eski oyunlarda olan özellikleri bir sonraki oyundan kaldırıyorlar. Lan hayret bir şey neden zaten olan özellikleri yok ediyorsunuz ki! Fifa 98'de benim acayip derecede hoşlandığım "Salon futbolu" olayı vardı. Acayip hoşlanmıştım ve günler-haftalar-aylarca oyunun başından kalkamamıştım. Ama gelin görün ki bir sonraki sene EA bu özelliği kaldırdı ve bizi (ben ve yakın arkadaşlarım) aşırı derecede esef ettirdi. Geçtiğimiz sene "sokak futbolu" olarak aynı olayı konsollar için yapıyorlar ama tabii ki bu özelliğin tek bir oyunda olması çok daha iyi olur. (Olmayacak.) Ayrıca bir de karlı havada futbol oynamamızı kısıtlayan bir yok etme geyiği vardı. Yaw ne istiyorsun karlı havadan bırak belki ben üşümek istiyorum Allah Allaaah! Yok ağabey en son Fıfa 2000'de rastladık karlı havaya... Bu kez olacak mı bilmiyorum ama eğer olursa incelemesinde (eğer ben yaparsam) "artılar" hanesine "Karlı hava var!" yazmazsam bana da yasagh demesinler. Yiğit desinler. Şu yok etme konusunda bir de stad seçme olayı vardı. Ali Sami Yen Stadı'nın gerçeğiyle ne kadar alakalı yapıldığını hatırlamak istemiyorum... Ama cidden şu yok etme konusunu oturup EA çalışanlarıyla bir güzel baba-oğul konuşmak lâzım… Ya da birileri konuşmuş olacak ki bu seferki oyunumuzda herhangi bir kaybımız olmayacak…

Oyunumuzdaki temel yenilik tabii ki yine kadro güncellemesi olacak. Fifa 2006, güncellenmiş 21 lisanslı ligi ve 10.000 dolaylarında profesyonel futbolcularıyla yine karşımızda olacak. Bunların içinde Türkiye Süper Ligi’nin (Bizim ligin de adını değiştireceklermiş umarım “prömiyer” falan deyip milliyetçi kardeşlerimizi esef ettirmezler.) bulunacağını hiç sanmıyorum. E ben yapımcı olsaydım ben de koymazdım Türkiye Ligi’ni. Adamlar bakıyorlar satış grafiklerine, “Hımm Türkiye’den 500 kişi almış o zaman koymayalım bu heriflerin ligini oyuna!” diyorlar. Burada da “Korsanın Zararları” isimli olmayan gece kuşağı programını hatırlamadan edemiyorum…

EA Sports’un Fifa 2006 konusundaki en büyük iddiası “Career” modu. Söylenene göre adamlar Total Club Manager isimli menajerlik oyunundaki birçok özelliği Fifa’daki kariyer moduna eklemiş ve harika bir menajerlik bölümü ortaya çıkarmışlar. Total Club Manager’ı fazla sevmesem de özelliklerinin Fıfa/Career’a eklenmesi aşırı derecede kalite kokmakta. Henüz menajerlik oyunu oynamamış olan vatandaşlarımıza istatistik konusunda uçmak istiyorlarsa kesinlikle “Football Manager”ı denemeleri gerektiğini söylüyorum. Total Club Manager da fena oyun değil ama şimdilik FM ile yarışabilecek kapasitede değil. Her neyse polemik yapmayalım, her türlü istatistiği kullanarak menajerliğin nasıl bir şey olduğunu tatmak istiyorsanız ve hem menajer hem de oyuncu olmak istiyorsanız yapmanız gereken şey Fifa 06 almak olacak. Tabii ki menajerliği Fifa 05 ile de tadabilirsiniz ama yeni oyunumuzda menajerlik modu çok daha ayrıntılı olacak. Aman be öf anlayın işte! Anlamıyorsanız oyun görüntülerine bakın onlar anlatsın size. Anlatın lam görüntüler…

Yeni Fifa oyunumuz stadyum konusunda bize büyük bir içerik sunmaya hazırlanıyor. 29’u gerçek stadyum, 14’ü de uydurma EA stadyumu olmak üzere toplam 43 stadyum (şimdilik) ayaklarımızın altında olacak. Zaten daha önce 31 stadyumumuz vardı, bunlara aralarında Atatürk Olimpiyat Stadı’nın da bulunduğu 9 gerçek, 3 de uydurma stad eklenecek. Yeni eklenecek stadlar:

Atatürk Olimpiyat Stadı
Dragao
Daegu
Seoul
Stadio De Luz
Estadio De Bessa
Azteca
Millennium Stadium
Jose Alvalade
---
Uydurma - South American
Uydurma - Mediterranean
Uydurma - Modern

Ahanda yeni stadlar bu kadar. Daha önceki stadları yazmaya gerek duymuyorum, bir bakıma da üşeniyorum. Ya da durun 2005’te olan stadları da yazayım:

Old Trafford
Bernabeau
Gerland
San Siro
Camp Nou
Highbury
Alpi
Westfalen
Mestalla
Anfield
Bollaert
Constant Vanden Stock
Stamford Bridge
Velodrome
Hamburg AOL
Calderon
St. James Park
Amsterdam Arena
BayArena
Parc des Princes
---
Uydurma - Rural Antrenman Sahası
Uydurma - Urban Antrenman Sahası
Uydurma - Div One Euro
Uydurma - Div Two Euro
Uydurma - Div Three Euro
Uydurma - Div One UK
Uydurma - Div Two UK
Uydurma - Div Three UK
Uydurma - Square Closed
Uydurma - Square Open
Uydurma - Square Oval

  Arkadaşlar eğer oyun sitelerini iyi takip ediyorsanız birazdan söyleyeceğim haberi zaten biliyor olmalısınız, Fifa 2006’nın kutusunda kapak yıldızı olarak Wayne Rooney ve sambacı yıldız Ronaldinho olacak. Bunu  şakkadanak yazının ortasında söylememin nedeni ise Ronaldinho gibi ayağının her tarafını ve hâtta geri kalan vücudunu da çalım için kullanan bir futbolcunun bulunduğu oyunun çalım sisteminin harika olması gerektiğini vurgulamak olacaktı. EA, geleneksel huyu, daha önceki FIFA oyunlarında çalım tuşlarını ve şekillerini zırt pırt değiştiriyordu. Hâtta son oyunlarda çalım tuşlarını açıklamak yerine oyunculara bıraktı ve “Arayın bulun kardeşim uşağınız mı var!” moduna girdi. Ben de “Hareket yapma, hareket yapma hareketin alâsını görürsün!” diye tribe girdim ve çalım tuşu falan aramadım. Aha aynı olay yine olacak. EA triplerin tribini yaparak oyuna harika dediği bir çok çalım kombinasyonu koymuş ama birinin bile nasıl olduğunu –şimdilik- bilmiyoruz. Ne diyelim, Allah ıslah etsin… (Para bütün kötülüklerin babası derlerdi de inanmazdım )

Grafik konusunda EA yine harika işler başaracak, bu kesin. Ancak bir de grafikler ile alâkalı olan bir olay var, o da customize modu. Şu ana kadar gördüğüm en kaliteli karakter modelleme olayı EA oyunlarında var zaten. Eskiden canım sıkıldıkça adam tasarlar sonra ona baka baka “Ulan aynı bizim Kamil oldu haa!” gibi sözler sarfederek 2-3 saat (!) gülerdim. İşte yeni oyunumuzda bu olay daha da gelişecek. Dişlerimize vazelin falan mı süreceğiz artık daha ne gibi ayrıntılara gireceğiz bilmiyorum ama menümüzün daha kullanışlı hâle geleceği kesin. Daha önceki oyunda oluşturulan menülere resmen uyuz olmuştum. Iyy… Şu ana kadar gördüğüm en berbat Fifa oyunu diye nitelendirdiğim Fifa 2001’in menüleri bile daha güzeldi… Neyse ki EA bu konuda bir şeyler yapacak…

Gelelim EA'in yaptığı uyuz şeylerden birine daha… Adamlar her oyunda serbest vuruş stilini değiştiriyor arkadaşlar. Ulan bir sabit durun be kardeşim neymiş yenilikmiş. Evet yeni oyunumuzda yine free-kick atmayı yeniden öğrenmemiz gerekecek. Açıkçası bir önceki sistemi beğenmemiştim. Her top doksana giriyordu ve bu bir süre sonra free-kick hastalarını sıkıyordu. Bakalım yeni sistem nasıl olacak… Ayrıca oyunda bir de aşırı derecede güzel olacağı söylenen ver-kaç sistemi olacak. Vereceğiz, kaçacağız… Bu ver-kaç olayını 2002 Fifa’sında çok beğenmiştim bakalım yine o kadar güzel olacak mı… Keşke Tusubasa isimli güzide animenin oyununu yapsalar yaw. Yoksa yapıldı mı? Ehehe Tusubasa’nın o mükemmel uçuşlarını ve 10 kişinin aynı anda topa vurması hareketini yapmak isterdim. Şu anda adını hatırlayamadığım büyük kalecinin ateş çıkararak gelen topu koluyla durması da başka bir geyik tabii. Eğer Tusubasa’nın oyunu çıksa 3-4 klavye-Joystick kullanmamız gerekir, onca harekete tuşlar yetmez…

Oyunumuz yine EA kalitesine uygun grafikler ve müziklerle donatılmış olacak. Tabii ki müzikler konusunda bol keseden salladım ama eminim yine harika olacaklar. Spikerimiz John da koltuğunda hazır ve de nazır bizi bekliyor olacak. Şimdi yeni Fifa oyunlarında olmasını istediğim şeyleri bir bir sayacağım, sayıyorum. (Eklemek istediğiniz madde olursa bildirin!)

•  Hakemler saçma sapan pozisyonlarda kırmızı kart vermesin. 
• Erman Toroğlu John’un yanında yorumculuk yapsın.
•  John top daha orta sahadayken heyecanlanmasın, gol olduğunda kaba bir taraflarını yırtmasın.
•  Şut çektiğimizde karşımızda kazulet bir defans oyuncusu bulmayalım.
•  Şut çektiğimizde eğer top taca çıkarsa seyirciler “Ahhh!” diye üzülmesin.
•  Dışarı çıkan top geri dönüp ağların içinden geçmesin, saçma oluyor.
•  First Touch özelliği aynen korunsun, mümkünse geliştirilsin.
•  Çalım tuşları açıklansın.
•  Seyirciler kartondan olmasın.
•  Ronaldinho zombiye benzemesin.
•  Ne olursa olsun, oyuna Türkiye Ligi ve Şükrü Saraçoğlu Stadı dahil edilsin.
• 5 gol yiyen takımın oyuncuları 6. santralarını yaparken arkadaşlarını alkışla morallendirmeye çalışmasınlar.
• Rakip takımlar Brezilya milli takımı gibi bütün sahayı dolaşmasınlar.
• Durup dururken zıplayabilelim.
• Kalecilere çift dalabilelim.
• Oyuna salon futbolu da dahil edilsin.
• Çimenler gerçekçi görünsün.
• Rooney'i daha güzel modellesinler. O ne lan öyle yumurta gibi.
• Oyunda rock müzik ön plâna çıksın.
• Top direğe vurunca kamyon ağaca çarpmış gibi ses çıkmasın.

 

Şimdilik bu kadar aklıma geldi. İnanın, eğer yukarıda saydıklarım da oyuna dahil edilirse PES-FIFA polemiği sona erer. Ama dedemin de dediği gibi, herkes kendi istediğini oynasın; renkleri ve zevkleri tartışmayalım.

Sonbaharda elimizde olacak olan “Fifa Football 2006”  hakkında şimdilik söyleyeceklerimiz bu kadar,  çıktığında oynar enine boyuna tartar bir de PES 5 oynarız ve yine polemik dolu günler geçiririz… “Futbol dolu günler!” diye bitirmeyeceğim bayat olur…